Bizi takip edin:


Çocuğa yönelik şiddet maalesef her yerde karşımıza çıkıyor. Evde, sokakta, okulda şiddet riski ile karşı karşıya olan çocuklar; kendilerinden yaşça ya da fiziksel olarak büyük olan diğer çocuklardan, öğretmenlerinden, bakıcısından, okul içindeki ve dışındaki diğer gruplardan şiddet görebilirler. Çoğunlukla kapalı kapılar ardında uygulanan bu şiddet çocukların ileri yaşlardaki tutumlarını da belirlerken; Ebeveynlere düşen görev ise gözlemlemek!

Şiddeti sözle ifade edemeyen çocuklar, tutumları ve psikolojik değişikliliği ile bunları anlatabilir. Burada önemli olan ebeveynlerin çocuklarını iyi tanımasının yanında verilen ipuçlarını da iyi değerlendirmesi.

Fiziksel Şiddette en önemli ipucu çocuğun vücudunda bulunan yaralar, morluklar ve izlerdir. Fakat bu izler her durumda şiddeti temsil etmez. Böyle bir durumla karşı karşıya geldiğinizde çocuğu iyi gözlemlemeli ve yaraların sıklığını kontrol etmeniz gerekmektedir. Bazı durumlarda çocuk bu yaraları giysilerle gizlemeye çalışabilir.

Fiziken görünen bu izlerin yanısıra içe kapanıklık ya da öfke patlamaları, eşyalarını sürekli kaybetmesi, kıyafetlerinin yırtılması ya da çok dağınık ve kirli olarak eve dönmesi, her zaman olduğundan çok daha çekingen olması, pasif davranışlar sergilemesi, uyku ve yeme bozukluğu, odaya kapanma, şiddet gördüğü ortama gitmek istememe (okulda uygulanan şiddette çocuk genelde okula gitmek istemez, ağlar, bağırır, öfke patlamaları yaşayabilir) gibi işaretler ve tepkiler ile çocuk kendini anlatmak isteyebilir.

Okula gitmek istemeyen çocuğunuzu dinleyin!
Çocuk şiddet gördüğü ortama doğal olarak girmek istemeyecektir. Okulda yaşadığı şiddet karşısında vereceği ilk tepki okula gitmeyi reddetmek olacaktır. Çocuğu dinlemeden zorlayarak okula gitmesini sağlamak, psikolojik anlamda onu yıpratacaktır. Ebeveynler her zaman dinleyerek yumuşak davranmalı ve çocuğun güvenle anlatabileceği ortamı sağlamalıdır.

Çocuklara uygulanan psikolojik şiddet, fiziksel şiddete oranla çok daha zor anlaşılıyor!
Psikolojik şiddet gören çocuklarda, fiziksel şiddet gören çocuklarda olduğu gibi ön ipucu veren izler olmadığı için burada tamamen gözleme dayalı bir tespit söz konusu olmaktadır. Çocuk, psikolojik şiddet gördüğünde içine kapanır ve iletişim kurmaktan çekinir. Güven sorunu yaşayan çocukta ayrıca; okul başarısında düşüş, arkadaşları ile iletişiminde azalma, altını ıslatma, kekemelik, konuşma geriliği, ağlama krizleri, konsantrasyon sorunları, özgüven eksikliği, fiziksel yakınmalar (başım ağrıyor, midem bulanıyor gibi) öfke patlamaları, sokağa çıkmayı reddetme, yeme ve uyku bozukluğu gibi tepkiler de bulunabilir. Ebeveynler gözlemleri sonrasında çocuğa güven ortamı oluşturmalı, isteği dışındaki ortamlara sokmamalı ve çocuğun zihnine aile=güven kavramını yerleştirmelidir.

Çocuğumun şiddet gördüğünü öğrendim. Ne yapmalıyım?
Çocuğu şiddet gören ebeveynler öncelikli olarak yoğun öfke, kızgınlık ve suçluluk hissedebiliyor. Bu durumla başbaşa kalındığında ilk olarak sakinliğin korunması ve çocuğun şiddet gördüğü ortamdan uzaklaştırılması gerekir. Çocukla konuşarak şiddetin yanlış bir davranış olduğunu ve ona kimsenin şiddet uygulamaya ve istismar etmeye hakkı olmadığını anlatın. Bunun yanında bu tarz bir eylemin tekrar etmesi durumunda korkmadan ve çekinmeden anne ve babayla paylaşması gerektiğini de vurgulayın. Eğer gerekiyorsa bir pedegog yardımı ile yaşadığı tramvayı atlatmasını sağlayın.

 

Daima çocuğunuz ile iletişimde olun, ona vakit ayırın.

Unutmayın…

Onları doğru gözlemlemek ve vakit ayırmak ebeveynlerin en önemli görevi.

Mutlu ve sağlıklı yarınlar için bugünün çocuklarını doğru gözlemleyelim. Şiddetten arınmış, huzurlu ve mutlu bir ortam her çocuğun hakkı.

Anaokulunuzun veya kreşinizin Antalya Kreşleri Rehberinde yer almasını istiyorsanız hemen

KREŞİNİZİ EKLEYİN